Fallout dünyası, itiraf etmeliyim ki edebiyatın yerini alabilecek her şeye sahip. hatta ileri gidilebilir, yaşantının yerini alabilecek ve kafa dinlemek için gidilebilecek bir akıl hastanesi odası ya da tımarhane simülasyonu olabilir. evet. tüm o gerçekdışılığı ile Çorak Ülke, edebiyatı edilgenliğinde ve zihinsel bir eylem olarak görmekten sıkılan için yeni mecra ve yeni mekan. yeni anlatı.
Fallout 4, birkaç zaman sonra yayınlanacak. ve ön siparişi çoktan verdim. o zaman nasıl geçer diye düşünürken, eski oyunları tekrar oynamak, new vegas’ı yeniden ziyaret etmeye ya da “Into the Pitt” cehennemine kaldığım yerden devam etmeye karar verdim.
Edebiyatın yerini alabilecek şey, asla sinema ya da tiyatro olmayacaktır -bunlar varyant olabilir en fazla fakat oyun başka bir yerde. en azından zihinsel faaliyetin yerini alabilecek VR teknolojileri (bkz Oculus Rift) yaşantımıza hakîm olana kadar. fakat uçsuz bucaksızlığı ile anlatının akışını oyuncunun kararlarına ve kararsızlığına doğru şekillendiren Fallout türü açık dünya oyunları, zihin sağlığının en büyük düşmanı ve yardımcısı olarak kalacaklar anlaşılan.
İçinde türlü türlü melanetin yer aldığı Çorak Ülke, bizi içinde dolanmaya davet etmekte. Yeniden ve yeniden okunup, yeni yollar denenerek ve yeni anlatılar keşfedecek kadar şanslı olduğumuzu baştan söyleyebiliriz. Fallout dünyası, dünyanın gerçekliği ve gittiği yer ile kesişme olanağını evet barındırmıyor, fakat şunu yapıyor. O kapıyı açmamayı seçebilirsiniz. İçindeki Süper Mutant’larla tanışmayabilir ve oradan uzaklaşabilirsiniz. NPC ve düşmanların örneğin çok uzakta bir yerde, kavgaya tutuşmuş olduğunu gördüğünüzde, canınız gidip bulaşmak istemiyorsa, gidip bulaşmayabilirsiniz. Ertesi gün her zaman vardır ve bu ertesi gün Amerikan dizilerindeki gibi “floating timeline” esasına uygun olarak yaşlanmaya karşı dayanıklı olsa da, ertesi gündür. oyunun sizden beklemenizi istediği bazı anlar vardır (Oblivion da, Skyrim de bu özellikleri taşır); uyumanız ya da örneğin belirli bir anı ya da karakteri belirli bir anda yakalamanız için.
Eşya sistemi ya da ana görevlerin yanındaki yan görevlerde karşınıza bu anlatıları yazan ekibin, velut Fallout evreninde yaptığı kesişmeleri, girişmeleri, anlatının fraktallandığı, kuantalandığı bağımsızlığını ilan ettiği ve eğer çok isterseniz işin “lore” kısmına daha yakın durduğu anlar da vardır. bunlarda örneğin oyunun modern devlet ve ulus inşası konusunda, insan ve insanlık ve androidler konusunda, makina ve makinalaşmak konusunda ne tür ikilemler yaşadığını, sonuçları açısından nedenselliği katmer katmer aşan bir seçimler silsilesi içinde karakteri bıraktığı ve görevlerin kazandırdığı tecrübe (XP) ve gelişme sayesinde (Perk) Çorak Ülke’nin damarlarına kadar girmiş o çetin hallerle başa çıkmaya davet ettiğini görebilirsiniz. Enclave ve Brotherhood’un siyasal olarak durduğu yer, FEV (Zorunlu Evrimsel Virüs) sonrası dünyada Irk kavramını yeniden inşa eden ve Ghoul, Süper Mutant vb. gibi yeni türler ile ilişkiler ve makinanın İnsanlığı koruyacak noktadan Başkan Eden karakterine ve kayıp robot görevinde olduğu gibi robotta erimiş ve kayıt altına alınmış haline binbir sorun ve soru karşımızda durmakta.
60.000 küsür satır diyalog içeren bir oyunun tüm hikayesinin tek bir seferde anlatılması zaten mümkün değil. Fakat 1950’lerin Amerika Birleşik Devletleri ile ilgili bildiğimiz, bize gösterilen yaşam biçimi (müzik, eşyalar, arabalar ve diğer nesneler) ve kültürün 2077 yılına gelindiğinde neye benzeyeceğine dair Büyük Anlatı mevcut. Nükleer Savaş ve Çin’in Nükleer saldırısı tehlikesi için hazırlanan Vault’lardan birinde başlayan kahramanın yaşantısı, oyuncuyu doğumun ilk saniyelerine davet eder. Ve 1990lı yıllarda yazılmaya ve programlanmaya başlayan Wasteland oyununun geldiği nokta, serinin ana evrenini oluşturan fikirlerin görkemli bir yeniden sunumu olarak Fallout 3 ve New Vegas’ta artık doyuma ulaşmış gibidir. Yazan okuyan herkes için -özellikle bilim kurgu ve distopya sevenler için Fallout 3 korkutucu gerçekliği ile roman kahramanı olabilmenin kıyısında yeni bir mecra ve yeni bir anlatı demek. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Fallout 4 ise muhtemelen benim yazı ile ilişkimi tamamen bitirecek bir hacme ve yoğunluğa sahip olacak, olmalı.